Bilmek istiyorum...
Çünkü;
Gezi Parkı'na ağaç katliamına, yanlışa dur deme hakkına sahip olduğum için gittim;
Eylemcisin, çapulcusun dediler.
Tencere tavalarla sokağa çıkılarak eylem yapılmaz, boş bir uğraş dedim;
Desteksizsin, korkaksın dediler.
Başbakanın söylediklerinin çoğuna hak verdim, dinleyin dedim;
Yandaşsın dediler.
Başbakanın sert üslubunu eleştirdim;
Çatlak sessin dediler.
Başörtü taktığımı gördüler;
Yobazsın dediler.
Oturup iki kelam ettiler;
Entelektüelsin dediler.
Türkçe Olimpiyatları'na gidip, eşi bulunmaz bir organizasyon olduğundan bahsettim;
Cemaattensin dediler.
Gaz bombası atanlara, attıranlara, yetkililere görev istismarlarından ötürü kızdım;
Anarşistsin dediler.
Sonra;
Sen Akparti gönüllülüsün, partini, başbakanını savunsana dediler.
Senin Akpartili çevren çok, onlara doğru yolu göstersene dediler.
Sen hassas, duyarlı kişi idin, Olaylar hakkındaki hassasiyetini yazsana, dikkatleri çeksene dediler.
Dediler de dediler...
Velhasıl-ı kelam...
Ez cümle gelir Fuzuli'den
"Kime selam verdim ise rüşvet değildir deyü almadılar"
(Bkz: Şikayetname)
tubatirin@gmail.com
Maalesef söze bakılarak değerlendirme yapılmıyor. Kimliğe ve simgelere bakılarak söylenenlere değer biçiliyor. Hakaretler yağıyor karşılıklı, saygı yitirilmiş. Bitaraf konuşuyorum, caddelerde sokaklarda haykırılan beklenen demokrasi tanımı yakmak yıkmak mı ? Sadece bir örnek, polisin uygulama, müdahale şekli ve diğer müdahaleler; keyfi mi yapılıyor bunlar. Sebep olunmuyor mu ? Sebep olan yapan gibi değil midir ? Neden bazı arkadaşlarım Akp'yi savunanlar silsin beni diyor ? Bölücülük suçlamaları yapıyorlar, bu da bir bölücülük değil mi? Ufacık çocukların biber gazına vs. maruz kalındığı acı reklamlar yapılıyor, o çocuğun orada bulunmasına izin veren sen değil misin be kardeşim niçin sebep oluyorsun ?
YanıtlaSilBitaraf bakıyorum dedim. Ben vazifemi evde oturarak yaptığımı düşünüyorum. Sokaklardaki insan sayısı artınca değil azalınca bitecek bu yaşananlar. Başbakanın dünkü mitingdeki çağrısı da maalesef tehlikeli bir istek. Çünkü her ne kadar ayrışılırsa ayrışılsın, yine de herkesin altında toplanacağı tek unsurdur bayrak. Farklı görüşler var ama farklı bayraklar yok. Orada da bir zıtlık yaşanırsa, ki bu arzu bir kimlik tespitidir aynı zamanda, net olarak Akp'li olan ve olmayan şeklinde yorumlanacak görünenler. Tabiri caizse kimin ne olduğu diye teşhislerde bulunulacak. Çok acı! Diyaloğun yerleşmediği bir toplumda hiçbir görüşün savunuculuğunu yapamam, arkasında duramam ben. Dilerim Allah'tan tez zamanda herşey düzelir.
Gezi park bağlamında, karşı çıkılanların da, karşı çıkanların da arasında kendine bir saf bulamayan birinin söyledikleri bu.
YanıtlaSilRenkli olmanın zor ama güzel bir sonucu mu yoksa ne olmadığını ne olduğundan daha iyi bilen kafası –hala- karışıkların kendini arama serüveni mi bilmiyorum ama böyle bir şey var.
Bunun cümbüşlük mü, yoksa rengarenklik mi olduğunu zaman gösterecek sanırım.
İyi dileklerle.
Entellektüel değil, entelektüel.
YanıtlaSilBaşkasının sizde hangi nitelikleri gördüğü değil de sizin ne olmak istediğiniz önemli herhalde. İnsan bir projedir derler.
YanıtlaSilGezi olayları ile alakalı paylaşımınız için Bakış açısı ile değişen üç boyutlu resimlere benzemiş baktığınız yöne göre değişen bir görüntü çıkıyor Sosyolojik bir analiz yapılmış sadece, sonuç raporlanmamış Tıpkı labaratuarda ( doğru değil mi yoksa entellektüel gibi olmasın��) testler yapılmış doktora sunulmak üzere bir tahlil gibi olmuş ....
YanıtlaSilBen kendi yorumumu söylemek istiyorum insanlar tam doğru olamaz peygamberler haricinde ki ( O da ALLAH ın desteği ile olur)tam doğru demek Süphan sıfatı ALLAH a mahsustur bu yüzden herbir insanın doğrusu vardır ama tam doğru değildir eksik bir doğrudur Ne kadar çok doğru birleşirse o kadar çok tam doğruya yaklaşılır ama yine de tam doğru olmaz ama yine de tek doğrudan daha iyidir çoklu doğru Bunun içinde farklı grupların birbirlerini saygı ile dinlerlerse eksik olan doğrularını tamamlarlar ....